Kayıtlar

AŞIDA YAKALAMIŞ OLDUĞUMUZ BAŞARIYI DEMOKRASİYE SAHİP ÇIKARAK DA GÖSTERELİM

Yazıma HDP İzmir İl Başkanlığı’na yapılan saldırıyı kınayarak ve yaşanan saldırıda hayatını kaybeden Deniz Poyraz’a Allah'tan rahmet dileyerek başlamak istiyorum. Geçmişte sağ-sol çatışması, Alevi-Sünni olaylarını sayısız kez yaşadık. Bu saldırı HDP’ye değil, demokrasiye ve iç barışımıza yönelik yapılmış bir saldırıdır! Ortada büyük bir siyasi provokasyonun olduğu çok net! Aman ha! Bu tür provokasyona gelmeyelim!!! AK Parti ’den gelen üç kınama çok önemli. Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ ve Grup Başkan Vekili Bülent Turan... Ömer Çelik ; İzmir’de HDP İl binasında gerçekleşen saldırıyı ve cinayeti lanetliyoruz. Türkiye, huzur ve güvenliğini bozmaya çalışan provokasyonlara asla fırsat vermeyecektir! Hamza Dağ ; HDP İzmir İl binasında gerçekleşen saldırı ve cinayeti kınıyorum. Türkiye'nin huzur ve güvenliğini bozmaya yönelik her türlü saldırı ve girişimin karşısında olduk, olmaya devam edeceğiz. Bülent Turan ; HDP İzmir il binasına yapılan menfur saldı

TÜRKİYE HAYKIRDI, DÜNYA UYANDI!...

Türkiye Filistin'in sesi oldu... Dünyada Filistin’e destek amaçlı gösteriler ve İsrail’i kınayan mesajlar var. Ülkelerinin tanınmış isimleri devletlerine ”İsrail suç işliyor“, “İsrail’e desteği kes!”, “Kırılsın bu zalim döngü!”, ''Filistin'e özgürlük!...'' söylemleriyle İsrail’e karşı olduklarını ilettiler. İsrail’e karşı... Berlin, Tokyo, Londra ve ABD'de gösteriler düzenlendi. New York’ta bir grup Biden’a “İsrail’e desteği kes” dedi. Filistin asıllı Amerikalı model Bella Hadid, "Filistin'e özgürlük" sloganı atarak İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarına tepki göstermeye devam ediyor. Amerikalı Yıldız Rihanna; “Kırılsın bu zalim döngü!” dedi. Ahmet Hakan'ın deyimiyle... ''Yeryüzünde bir vicdan ayaklanması var!'' Söylemezsem olmaz... Sözde İnsan Hakları konusunda hassas Biden gelecek, ABD'de dertler bitecekti. ABD'nin dış politikası “demokrasi ve insan hakları” rayına oturacaktı? İsrail, Filistin halkının

MESCİD-İ AKSA İLK KIBLEMİZ...

 Kalbimiz kanıyor, zihnimiz alev alev...  Ramazan ayının son günlerinde  Mescid-i Aksa , yine işgalci İsrail polisinin saldırısı altında… Bu zulüm daha fazla devam edemez... İsrail 'in niyeti ortada!... Yıllardır hazırlandığı planı hayata geçiriyor. Siyonizmin varlığı ve devamı için Mescid-i Aksa'nın yıkılarak yerine Süleyman Mabed i'nin inşaası...  Nüfusun yarısından fazlasının Filistinli olduğu bölge 1967'den beri İsrail tarafından işgal edildi. İsrail, Batı Şeria ve Gazze 'nin kontrolünü de ele geçirdi, çevreledi. Artık sözün bittiği yerdeyiz!  İslam aleminin uyanması ve duruma müdahale etmesinin zamanı çoktan gelmiştir. Dünyanın bu vahşete sessiz kalmaması için harekete geçilmeli, uluslararası kurum ve kuruluşlar devreye sokularak, İsrail terörüne set çekilmelidir! Türkiye üzerine düşeni her zaman olduğu gibi yapmakta ve bundan sonra da yapmaya devam edecektir. İslam dünyasının hiç olmazsa bu konuda bir araya gelerek net ve ortak bir tavır belirlemesi şarttır. 

BİZE YASAKSA 'TURİST'E NEDEN SERBEST?!...

Hafta sonu kısıtlamaları başladığında sokaklarda turistlerin dolaşması pek dert edilmiyordu. Kısıtlamalar arttıkça “Bize yasaksa onlara neden serbest?!” diyenlerin sayısı hayli çoğaldı. Virüsün farklı mutasyonlarının, farklı ülkelerden gelen kişiler nedeniyle yayıldığı haberleri çıktıkça yabancılara olan tolerans da azaldı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Berlin’de yaptığı açıklamaların içinde şöyle bir cümle yer aldı: “Turistin görebileceği herkesi mayıs sonuna kadar aşılayacağız.” Bu cümle çok tepki aldı. Neyse ki; tepkileri erkenden fark eden Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, dün ikinci bir açıklama daha yaparak sözlerine açıklık getirdi; "Turizm sektöründe çalışan tüm vatandaşlarımızı aşılıyoruz. Sadece turisti korumak için değil, kendi vatandaşımızı korumak için de bu aşıyı yapmamız lazım. 'Turistin gördüğü...' derken de turistin uzaktan gördüğü değil, kaldığı otel ve tesislerde çalışan vatandaşlarımızı kastettim. Kendi vatandaşlarımızın da aynı şekilde güvenli bir or

EMPERYALİST ABD'NİN SÖZDE EMPERYALİZM DÜŞMANI DESTEKÇİSİ HDP

Türkiye’de marjinal sol ve bölücü HDP, her fırsatta emperyalizm karşıtı olduklarını öne sürerler ama konu Türk ve Türkiye düşmanlığı olunca, emperyalizm bayrakları ABD ile aynı noktada buluşurlar! HDP'ye bak sen!... Partinin resmi hesabından konuyla ilgili olarak attıkları tweet: “Ermeni soykırımı utancıyla yüzleşin!” HDP yıllardır PKK’nın terörist olduğunu “Evet, PKK teröristtir” demiyor. Ama aynı HDP'nin, söz konusu olan tartışmalı soykırım iddiaları olunca anında dili çözülüyor! Bu nasıl bir hesap sorma şeklidir?! Bu konu tüm Türkiye'nin konusudur... “Haydi bakalım! Soykırımla yüzleşin!” diye nasıl söyleyebiliyorsun?  Kuklacılık siyasetinden bıkmadınız mı, kullanılmaktan yorulmadınız mı? Bir de sözde KÜRT partisisiniz.  Yaptığınız siyaset çok üzüntü verici. Joe Biden'ın 'soykırım' yalanını kullanması aslında ABD için malumun ilamıdır. Zira ABD Kongresi'nin her iki kanadı da 2019'da 1915 olaylarını 'soykırım' olarak tanımlayan kararları kabul e

“MUHALEFETİN BU HAFTAKİ YANLIŞLARI'' VE SAADET PARTİSİ'NİN YANLIŞI...

Saadet Partisi İstanbul Teşkilatında en dikkat çekici atama ise kuşkusuz partinin yeni "Kadın Kolları Sorumlusu" Hakan Tevfik Erdağ. Pardon! Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu başta olmak üzere parti bünyesinde ayrım yapmadan herkese sormak istiyorum; "Partide hiç mi kadın yoktu?!" Elbette var... Ama belli ki Saadet yönetimi kadınların başına bir erkek sorumlu atamanın uygun olacağını düşünmüş! Peki neden?!... Saadet partisi'nde  görevli birçok gönüllü kadın arasından belli ki bu işi layıkıyla yapacağına kanaat getirdiğiniz kimse yoktu.  O vakit diyecek söz de yok! Saadet partisi'nin il yönetimi, yeni listesiyle parti içinde 'Kadını yok saydığını' resmi bir şekilde de beyan etti. Gördük ve siz okurlarımıza ilettik. Vahim tablo ortada...  Yalnız siyasette mi bilemedim?... ''Kadını yok sayan'' ayrımcı zihniyetteki bu partiye oy veren ve hala parti bünyesinde gönüllü olarak çalışan kadınlar bir kere daha düşünmeli!... Kadın

RAMAZAN SAKİNLİĞİ İKİ HAFTA ''KISMİ'' KAPANMA

Ramazan ayını iyi geçirmemiz gerekir... Okurlarımın sesini duyar gibiyim; evet zorunluluk bilincindeyiz ama biz artık TÜKENDİK ! Haklısınız... Eminim devlet de bu vahim süreçte o kadar emek ve çabanın duyarsız ve  sorumsuz insanların dünyayı her anlamda sarsan böylesine önemli bir konuyu basite indirgeyerek sonuç tablosuna olumsuz yönde katkıda bulunmalarından kaynaklı son derece rahatsız ve bir o kadar da yorgun. Kayıplar büyük, acı, sorun ve sıkıntılar da tarifsiz. Ama elden çok da bir şey gelemiyor ne kötü ki! Bu illeti ancak ortak çaba ile dikkatli, kontrollü olursak aşabileceğiz. Bilim kurulunun kararlarını dikkate alıp, Ramazan ayının sakinliğini değerlendirip  ' İki haftalık kısmi kapanma ' sürecine girilmeli.   Gel kendin için biraz kendini koru! Virüs bazılarını entübe edecek kadar hasta ediyor, bazılarında ise farkına varmayacak kadar hafif belirtilerle teğet geçiyor. Tüm dünyayı ele geçirmiş koronavirüs 'le zorlu olan süreci Türkiye gibi tüm dünya da yaşıyor, hat