Kayıtlar

cumhurittifakı etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

BİR ÇOK ÖNEMLİ ÜST DÜZEY GÖREV ALAN ÇALIŞKAN DEVLET ADAMI ''CEVDET YILMAZ'' İLE GÜNDEME İLİŞKİN KONUŞTUK...

Ankara'dayım... Geçtiğimiz aylarda memleketim Bingöl ziyaretimde devrim niteliğindeki güzel değişimleri; 4 şeritli yollar, haserek kayak pisti, Bingöl üniversitesi, turistlere yönelik festivaller ve termal tesisleri... Bu muhteşem değişim beni çok mutlu etti adeta gözümü kamaştırdı. Bu mutluluğumu ziyaretim evresinde Sn. Bakan beyi telefonla  arayarak yapılan bu devrim niteliğindeki güzellikler için tebrik etmiştim.  Hem ülkesine, hem de vekili olduğu memlekete verimli, üretken ve çalışkan, yorulmak nedir bilmeyen isim Cevdet Yılmaz... 23 ve 24. dönemlerde Bingöl, 25. dönemde Diyarbakır ve 26. dönemde tekrar Bingöl milletvekili seçilen, 60. Hükümette Devlet Bakanı, 61. ve 62. Hükümetlerde Kalkınma Bakanı olarak görevlendirildi. 63. Hükümet'te Başbakan Yardımcılığı görevini üstlenen Yılmaz, 64. Hükümet'te tekrar Kalkınma Bakanı olarak görev yaptı. Şu anda TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı olarak görev yapan Sn. CEVDET YILMAZ ile  TBMM'deki makamında görüştük.  Tüm dün

DANIŞTAYIN ''ANDIMIZ'' KARARI... NEDEN ŞİMDİ!?

“Türk'üm, doğruyum, çalışkanım...”  İlkokul 1. sınıftan itibaren bağıra çağıra andımızı okudum, üstelik kürt bir ailenin çocuğu olmama rağmen hiç de kimlik karmaşası yaşamadım. Ailem çok uzun zaman önce İstanbul'a geldiği için türkçe bilmemek, öğrenememek gibi bir şey söz konusu dahi olmadı. İlkokul sürecinde, her ilkokul çocuğu annesinden ayrıldığında ''Ürkek civciv'' gibidir, her birimiz tecrübe ile sabitlemişizdir...  Unutamıyorum, bir türlü hafızamdan silemiyorum sınıfımızdaki ''Kürt Hasan'ı!...''  Okula anne babası ile gelmişti. Annesinin bacağına sıkıca sarılmış, bırakmıyordu. Öğretmenimiz başını okşayarak, annesi de kulağına kürtçe cümleler  fısıldayarak hasan zor da olsa sakinleştirildi. Bu süreci hepimiz yaşadık ama o hepimizden daha çok zorlandı. Çünkü, tek kelime türkçe bilmiyordu, gözlerinde iletişim kuramayacak olmanın tedirginliğini görmüştüm... Mesela 'Andımız' okunurken hiç anlamıyor, şaşkın ifade ile etrafına bakıyord