Kayıtlar

AK PARTİ VE MHP KONGRELERİNİ YENİ YILA ERTELERKEN, CHP NEDEN ACELE EDİYOR?

Pandemi sürecinde kurultay... CHP’nin 37. Olağan Kurultayı’nın 25-26 Temmuz (Cumartesi-Pazar) günü, izleyicisiz olarak Bilkent Odeon’da yapılacağı açıklandı. Kurultayın ilk günü genel başkanlık, ikinci günü de 60 kişilik PM ile yüksek disiplin kurulunun seçimlerinin yapılacağı bildirildi. AK PARTİ ve MHP kongrelerini yeni yıla ertelerken, CHP neden acele ediyor? Bu sorunun cevabını henüz bilmiyoruz. “Pandemi koşullarındayız. Gençlerin sağlığı düşünülmeden hafta sonu YKS yapılacak. Toplum sağlığını değil, sadece kendini düşünen anlayışla Türkiye yol yürüyemez.” diyen CHP'li Tuncay Özkan, YKS’nin bu koşullarda yapılmasına karşı... Ertelenmesini istiyor. İyi de Sayın Tuncay Özkan! Senin partin de temmuz ayında kurultay yapıyor Demezler mi size; siz neden kurultayı ertelemiyorsunuz?! Partinizin bu yaptığı da toplum sağlığını düşünmemek değil mi?  Hatta partinizin bu yaptığı sadece kendini düşünmek değil mi?! Memleketin dört bir tarafından yüzlerce delegeyi Ankara’ya getireceksiniz.  Üs

NE YANİ! YASAKLARLA DEVLET BİZLERİ EVLERİMİZE Mİ KAPATSIN?!

Malumunuz Covid 19 günlerinden geçiyoruz. Ve bu yüzden de yıllardır süregelen alışkanlıklarımız değişti. Beni bilenler bilir... Sezon başlamadan tatil programları yapılır arada yazlığa kaçılır ve kısa  kısa kaçışlarla yaz programım muhakkak olmazsa olmazımdır. Peki şimdi! Evdeyim... Belki de sizde benim gibi evdesiniz. Açıkçası hala daha cesaret edip bir program yapmadım, yapamadım... Bakınız, vaka sayısı yeniden 1500’ün üzerinde!... En son mayıs ayının ortalarında vaka sayısı 1500’ü aşmış durumdaydı. Türkiye’de maske kuralına uyanların sayısı hayli yüksek... Onlara bir lafım yok. Ama hesaba katılır bir kalabalık da bu kurala ' uymamakta ', hatta bu kuralı 'takmamakta ' ve özensiz davranmakta. Hatırlarsınız!  Kadıköy/Caddebostan sahili, Moda sahili ve İzmir'deki videolar... Sıfır  sosyal mesafe, sıfır kişisel tedbir ve  maskesiz insanlar. Sorumluluk bilincinden uzak bu tipler, hem kendi sağlıklarını tehlikeye atıyorlar, hemde başkalarının sağlıklarını riske atıyorla

BİZ KİMDEN NEYİ İSTİYORUZ?...

AYASOFYA AÇILACAK!... ''Gençler! Bugün mü, yarın mı, bilemem! Fakat Ayasofya açılacak!... Türk'ün bu vatanda kalıp kalmayacağından şüphesi olanlar, Ayasofya'nın da açılıp açılmayacağından şüphe edebilirler;  Ayasofya açılacak... Hem de öylesine açılacak ki, kaybedilen bütün mânalar, zincire vurulmuş masumlar gibi onun içinden fırlayacak!... Öylesine açılacak ki, bu millete iyilik ve kötülük etmişlerin dosyaları da onun mahzenlerinde ele geçecek...'' Necip Fazıl’ın üzerinde en çok durduğu konulardan biriydi Ayasofya... Necip Fazıl’ın bu tür anlatılarıyla büyümüş nesiller... Ayasofya’nın müzeye çevrilmesini ihanetin sembolü, Ayasofya’nın camiye çevrilmesini ise milletin ruh köküne dönüşünün sembolü olarak görüyorlar. Ayasofya’nın ibadete açılması meselesini muhalefet dini değil, siyasi bulmuş. Buradan yola çıkarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı konuyu siyasete alet etmekle itham ediyorlar. Erdoğan en zayıf döneminde dikkati başka yere çekmek üzere bunu yapıyormuş. Açıkça

ERKEN SEÇİM BU DÖNEMDE OLMAZ

Meclis açıldı, siyasi hareketlilik başladı... KULİSLERDE ERKEN SEÇİM SÖYLENTİLERİ... CHP milletvekillerinin bir bölümünde erken seçim beklentisi var. Ama onun dışında AK Parti, MHP, İYİ Parti ve HDP milletvekillerinin öyle bir beklentisi yok. CHP’lilerin önemli bir bölümü de bu yıl beklemiyor. Erken seçimi savunanlar, “Ekonomik zorluklar başlayacak, o nedenle yıpranmadan seçime gider” tezini savunuyor. Karşı çıkanların gerekçeleri ise farklı. Ekonomideki zorlukların aşılacağını savunuyorlar. “Cumhurbaşkanımızın 3 yıl daha görev süresi var. Neden erken seçime gitsin” görüşünü dillendiriyorlar. Daha önemlisi, iktidar milletvekilleri de muhalefet milletvekilleri de erken seçim istemiyor. Çünkü, her seçimde Meclis’in yüzde 70’i yenileniyor. Milletvekili erken seçimi neden istesin? Seçime gidip gelmemek de var. PANDEMİ gerçekten de dünyayı durdurdu. İkinci çeyrekte dünya dramatik bir düşüş yaşayacak. Böyle bir ortamda kimse erken seçimden falan söz etmemeli. Herkes işine, gücüne odaklanmalı

KIŞKIRTMA EYLEMLERİ...

Fırat Erez'in Allah'a, peygambere küfür eden tweetleri, İzmir'de Camilerden şarkı çaldırmaları Hacıbayramı veli hazretlerinin türbesinde drift görüntüleri Adana Meydanda TOPLU TERAVİH NAMAZI kılmaya kalkıp, NAMAZA dayak diye paylaşılması! Birileri yine iş başında! İllere göre ayarlanmış kışkırtma operasyonları İzmir... Adana... İzmir'de Cami minarelerinin ses sistemlerinden müzik yayını yaptılar. 'Çav Bella' adlı şarkının çalınmasının ardından ertesi gün Selda Bağcan'ın 'yuh yuh' şarkısı çalındı. Türk milletine bu saygısızlığı yapanlara YUH! Selda Bağcan, bu alçak kışkırtıcılarla ilgili olarak... “İzmir’de cami hoparlörlerinden benim şarkımı dinletmişler. Tamamen provokatif bir eylem. Ülkeyi bir yerlere çekmeye çalışıyorlar. Şiddetle kınıyorum” diye mesaj yayınladı. Siyasi görüş karıştırmaya gerek yok. Camilerimiz hepimizin kutsalı. 'Ezan'la, 'bayrak'la, toplumun kutsallarıyla ve sinir uçlarıyla oynayanlara sessiz kal

MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANIR DA, SİZİN ATTIKLARINIZ ‘KAYA’..

Dünya O’nu ‘Takdir’ ediyor ‘Bazı’ kesim ise eleştiriyor; iyide neden?  Tedbirler neticesi iyi sonuçlar veriyor. Öncelikle, yüksek kayıp veren ülkelerin isimlerini size hatırlatayım:  Amerika. İngiltere, İspanya, İtalya, Fransa, Almanya, Hollanda, Belçika, İran, Çin, Brezilya, Kanada, Meksika...  İçlerinde Türkiye yok. Hem de açık arayla. Karnemiz iyi. elbette, 1 rakam 1 can demek; her can kaybı mühimdir ama Amerika gibi “en önde” gitseydik halimiz nice olurdu?  Burada öncelikle sağlıkta ciddi başarılı kararlar alan Cumhurbaşkanımıza, alınan kararları başarıyla yöneten sağlık bakanımıza ve sabırla ailelerinden uzakta kalan tüm sağlık çalışanlarımıza minnet borçluyuz. Tüm dünya ülkeleri corona'ya karşı alınan önlemlerimizi, sağlık alt yapımızı yere göğe sığdıramazken kimileri gereksiz konuşmayı, devletin yaptığı başarıları yalan yanlış algılarla aşağılamayı hünerden sayıyor. Şu sıralar Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı övüp, ki; bakanımız övgüyü sonuna kadar

DARBE VE TEHDİT ... TAM ZAMANI HIZIR A.S...

Oysa ne güzeldi  geçtiğimiz yıllar... Hiç unutmam, çocukluk arkadaşım Ebrum’la çok eğlendiğim bir Hıdırellez gecesiydi... Gül ağacının altına istediklerimizin küçük bir modelini yapararak Hızır'ın bizlere yardım edeceğine, aynı zamanda dileklerimizi kırmızı kurdeleye bağlayıp gül ağacına asmıştık. Hatta yaktığımız ateşin üstünden atlamıştık. Geçmiş keyifli güzel bir Hıdırellez gecesiydi. Bu sene hepimiz pas geçmek zorunda kaldık. 'Evde kal’a riayet ettik malum sebepten ötürü "EVDEYİZ..." Baharın gelişini simgeleyen Hıdırellez günü, ülkemizde 5 Mayıs'ı 6 Mayıs'a bağlayan gece kutlanır.  Hıdırellez; Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan Hıdırellez günü, dünyada darda kalanların yardımcısı olduğu düşünülen Hızır ile denizlerin hakimi olduğuna inanılan İlyas'ın yeryüzünde buluştukları gün olarak düşünülür ve kutlanır.  Corona virüsü sebebiyle, bu sene birçok kutlama gibi Hıdırellez kutlamaları da iptal edildi. Büyük ateşler yakılamad